
Kürt kültüründe def (erbane): Ritmin hafızası
25.06.2025
Kevi Projesi: Dengbêj geleneğini geleceğe taşıyan yeni ses
14.07.2025“Zîp im zîpedar im,
eger bibarım xweş buhar im,
eger nebarim sermadar im.”
Kürt kültürünün doğa ile iç içe geçmiş en renkli geleneklerinden biri olan Çarşema Zîpa, her yıl Şubat ayının son çarşambasından başlayarak üç hafta boyunca kutlanan, bölgenin kadim doğa takvimiyle uyumlu bir bahar bayramıdır. Bu ritüel, toprakla, suyla ve havayla kurulan derin ilişkiyi, kadim inançları ve toplumsal dayanışmayı içinde barındırır.
Doğa ile ritüel arasında bir bağ: Zîp geleneği
“Zîp”, baharın gelişiyle birlikte doğanın canlanmasını simgeler. Ellere sopa alınır, zil takılır ve köy köy dolaşılarak şenlik havası yaratılır. Ağaca bağlanan umutlar, evlerden toplanan yiyeceklerin hep birlikte pişirilip paylaşılması gibi sahneler, doğa ile kolektif bir bağ kurmanın en güçlü örneklerini sunar.
Ezidî inancı ve çarşamba gününün önemi
Ezidî inancında kutsal olan Çarşamba günü, Kürt halkının kültürel hafızasında da önemli bir yere sahiptir. Çarşema Zîpa’nın çarşamba günü kutlanması tesadüf değil; tıpkı Müslümanlar için cuma, Yahudiler için cumartesi ve Hristiyanlar için pazar gününün anlamı olduğu gibi, Kürtler için de çarşamba kutsaldır.
Bu bayramın Newroz öncesi son üç çarşambada kutlanması da doğrudan evrensel bir inanışa, doğanın uyanışına işaret eder. Bu üç hafta boyunca düşen “cemre”ler – su, toprak ve hava – doğanın yeniden canlanacağının habercisidir.
Çarşema Zîpa: Gelenekle gelecek arasında bir köprü
Çarşema Zîpa şenliği, ilk olarak 2024’te Diyarbakır (Mordem Sanat), Mardin (Şaneşin Performans) ve Batman (Nîsk Huner)’de kutlanan bu şenlik, yerel kültürü yaşatmak ve ortak bir hafıza yaratmak amacı taşıyor. Bu kutlama, VAHA’nın “Kriz Dönemlerinde Kültür Aracılığıyla Ortak Zemin” programı kapsamında kurulan LabHub çatısı altında başlatılan çok paydaşlı kültürel bir buluşmanın devamı niteliğindeydi.
Mordem Sanat Koordinatörlerinden Barış Işık, bu geleneğin yaşatılması konusunda şu sözlerle önemli bir vurgu yaptı:
“Çarşema Zîpa geleneğini halkla tekrar buluşturmak istiyoruz çünkü bu kültür, doğa ile olan ilişkimizi ve toplumsal dayanışmayı yeniden hatırlatıyor. Yaşamın temelinde doğa varsa, onu anlamanın ve korumanın yollarından biri de bu tür ritüelleri yaşatmak.”
Sokaklardan köy meydanlarına: Yaşayan bir tiyatro
Geçmişte İran Kürdistanı’nda 37-38 karakterle canlandırılan bu gelenek, köylerde bir nevi yaşayan tiyatro olarak hayata geçirilirdi. Şaşkın Bey, Newroz Beyi gibi karakterlerle mizah, eleştiri, doğa ve halkın gündemi iç içe işlenirdi. Bu yıl da Diyarbakır’da Mordem Sanat ve Sur Anka Derneği iş birliğiyle Diyarbakır’da toplam altı karakter ile şenlik kortejlerinde halkla buluşturuldu.
Paylaşmanın, üretmenin ve umudun şenliği
Tohumların paylaşılması, pişirilen nohut ve donukların dağıtılması, evlerden toplanan ürünlerin birlikte yenmesi… Bunların her biri, kolektif bir üretim ve paylaşım kültürünün yaşatılması adına büyük anlam taşıyor. Çarşema Zîpa aynı zamanda iklim krizi ve toplumsal yabancılaşma çağında doğayla yeniden kurulan bir bağın sembolü haline geliyor.
Geleceğe taşınan bir miras
Mordem Sanat, bu yılki şenlikte sadece performanslar düzenlemekle kalmadı; aynı zamanda bu geleneğin kayıt altına alındığı özel bir kitap da yayımladı. Barış Işık şöyle diyor:
“Gelecek nesillere ‘bir zamanlar böyle bir geleneğimiz vardı’ demek istemiyoruz. Biz bu geleneği yaşatarak, zenginleştirerek sürdürmek istiyoruz. Her yıl imkânlar el verirse bu şenliği festival havasında, Newroz’a kadar sürecek bir bahar karnavalına dönüştürmek en büyük hayalimiz.”