Erdal Tüt, Diyarbakır’da yıllardır taş, ağaç ve toprakla çalışan bir heykeltıraş. Kendi kültüründen ve yaşam deneyimlerinden ilham alarak ürettiği eserlerle, bölgenin tarihine ve kimliğine dokunan işler ortaya koyuyor. Diyarbakır’da açtığı atölyesinde üretmeye devam eden Tüt, sanatsal yolculuğunu Şoperêç için anlattı.

Kültürden gelen ilham: Çalışmalarım kültürümün üzerinedir

Erdal Tüt’ün heykelleri, yalnızca estetik kaygılarla değil, aynı zamanda bir kimlik ve hafıza arayışıyla şekilleniyor. Sanatçı, bu durumu şu sözlerle ifade ediyor:

“Çalışmalarım kültürümün ve yaşamım üzerinedir.”

Tüt, her eserine kendi geçmişini, halkının hikâyesini ve yaşadığı coğrafyanın ruhunu yansıtıyor.

Diyarbakır’da sanatla yaşayan bir atölye

Tüt’ün Diyarbakır merkezinde kurduğu atölye, sadece bir üretim alanı değil, aynı zamanda ziyaretçilerin sanatı ve zanaatı yerinde deneyimleyebileceği yaşayan bir kültür mekânı. Burada özellikle taş oymacılığı, ahşap şekillendirme ve toprakla heykel yapımı gibi geleneksel yöntemleri çağdaş yorumlarla harmanlıyor.

Doğal malzemeyle anlatılan hikâyeler

Sanatçının çalışmalarında öne çıkan malzemeler doğadan geliyor: taş, ağaç, toprak… Her malzeme, Tüt’ün ellerinde kimlik kazanıyor; Kürt kültürünün ve Mezopotamya hafızasının birer sembolüne dönüşüyor. Kültürel sanat ve el yapımı heykel üretimiyle, geçmişi bugüne taşıyor.