Nuh Ateş, 74 yaşında ve Konya’nın Kulu ilçesine bağlı Karacadağ köyü doğumlu. Xelîkan aşiretine mensup olan Ateş, tıpkı birçok yakını ve köylüsü gibi yıllar önce Avrupa’ya göç edenlerden.
Bugün Almanya’da yaşayan Nuh Ateş, hayatını sürdürebilmek için çalışırken, bir yandan da tarihine, köyüne ve halkının unutulmuş hikayelerine odaklanıyor.

“Konya’da Kürt mü varmış?” diyenlere cevap niteliğinde yazıyor

Ateş, Türkiye’de sıkça duyduğu “Konya’da Kürt mü varmış?” sorusuna yanıt olarak, Bîrnebûn Dergisi başta olmak üzere birçok mecrada anlatı, hikâye ve yerel tarih yazıları kaleme alıyor.
Bu yazılarını daha sonra “Tayek Por” isimli kitabında topluyor.
Köyündeki yaşamı, aşkları, trajedileri ve mizahi anekdotları ustalıkla harmanlayan Ateş’in hikayeleri, şimdi Şoperêç ekranlarında hayat buluyor.

Şoperêç’te yayınlanan hikayeler serisi

Nuh Ateş’in derinlemesine gözlem ve duygu yüklü anlatıları, Şoperêç izleyicisiyle buluştu.
İşte sırayla yayınlanan hikayeler:

🎙️ 1. Yayın – Meyro ve Mendo’nun kaçış hikayesi

Birbirini seven iki gencin, aile engeline karşı verdiği mücadele ve kaçışları…
Aşk, cesaret ve gelenekler arasındaki çatışmanın duygusal anlatımı.

🎙️ 2. Yayın – Hemo’nun okuldaki sessiz direnişi

Kürtçe konuştuğu için okulda cezalandırılıp bir odaya kilitlenen Hemo’nun hikayesi, dil yasaklarının çocuk dünyasındaki yankılarını ortaya koyuyor.

🎙️ 3. Yayın – Bir koyunun cesareti: Selden kurtuluş

Köyde yaşanan büyük bir selde, kısır bir dişi koyunun erkek sürüyü kurtarışı…
Hayvanların içgüdüsel liderliği ve yaşam hakkının hikâyesi.

🎙️ 4. Yayın – Köy delisinin bir günü

Toplumun “deli” dediği bir karakterin gözünden, köy yaşamının mizahi ama düşündürücü kesiti.

🎙️ 5. Yayın – Cuma öncesi gecenin gürültüsü

Köyde cuma sabahına hazırlık olarak yaşanan gizemli ve gürültülü bir gecenin, halk inançlarıyla harmanlanmış anlatısı.

Göç etse de hafızasını yanında taşıyan bir kalem

Nuh Ateş, sadece bir hikâye anlatıcısı değil; Konya Kürtlerinin hafızasını diri tutan bir bellektir.
Her anlatısında, bir halkın sesi, bir köyün soluğu ve bir tarihin izleri vardır. Ateş’in kaleminden çıkan bu hikayeler, hem geçmişe bir köprü hem bugüne bir ayna.